Prof. Dr. Davut Dursun Radyo Televizyon Üst Kurulu (RTÜK) Başkanı
ANKARA
Atv kanalında “Ben Onu Çok Sevdim” adında bir dizi
gösterilmektedir. Bir kişinin kendisinden veya ailesinin izni alınmadan özel
hayatının teşhir malzemesi yapılmasının, tartışılması gereken etik bir konu
olduğunu düşünmekteyim. Basın yayın kurulları bunun yapılmasına ne ölçüde izin
vermektedir? Veya hangi raddede engel olması gerekir? Yakın tarimizde saygın
yerini almış bir babanın kızı olarak böylesine bir dizide babamın yer almasının
ve imajının karartılmasının üzüntüsü içindeyim.
Dizinin başında yer alan, dizinin yöntemini
belirleyen satırlarda:
“İzlediğiniz eser biyografi
değildir. Tarihi şahsiyetlere saygı niteliği taşımaktadır. Gerçekliğin ötesinde
geçen karakterler ve olaylarla örülü olan hikâyesi Adnan Menderes ve arkadaşlarının
yürüdükleri yolda neler hissetmiş olabileceklerine ayna tutmaktadır.” denilmektedir.
Diziyi yapanlar demek ki, kendilerinde dizide yer alan
şahsiyetlerin üzerinde istedikleri gibi oynamayı, yalan yanlış taraf tutan
yorumu yapma hakkını kendilerinde görmektedirler. Bu bir biyografi değildir
demek kendilerine yetse de ele aldıkları kişiler belli bir hayatı sürdürmüş
gerçek kişilerdir. Yakın tarihimizin şahsiyetleridir. Dizide çizdikleri
portreler de onların adını taşıdığı için onlara uygun ve gerçek
olmalıdır. Aksi halde art niyetle onların adı bir maksat için kullanılıyor
demektir. Dizinin daha ilk iki üç bölümünde tarihi şahsiyetlere gereken
saygının gösterilmediği görülüyor. Yapımcıların ele aldıkları şahsiyetlere
kendi keyiflerince gösterip, panayır kuklası gibi teşhir etmek hakkına sahip
midirler?
Çarpıttıkları sadece kişiler de değildir.
Diziden örnekler
vermek, kanıtlayıcı ayrıntıya girmek yazımın dışına taşmak olur.
Nilüfer BAYAR GÜRSOY |
Bir tekini vereyim:
Ethem Menderes’in cinayet filmlerini andıran,
ıssız bir tarlada eliyle koymuşçasına bulduğu bir cesedin cebinden bir mektup
çıkarması gibi hayali kurgularla hem karakterleri hem olayları gerçekliğin
ötesine sürüklemekteler. Bunu yaptıklarını, yapacaklarını “gerçekliğin
ötesinde” demek suretiyle de çekinmeden açıklamakta ve hak saymaktalar.
Ülkeleri için hayatlarını adamış olan kişilerin, özellikle
babam Celal Bayar’dan bahsediyorum, toplum önünde yanlış tanıtılmasına
kimsenin hakkı olamaz. Yakın tarih olaylarının çarpıtılması da kimsenin
yararına değildir. Bu dizi çeşitli safhalarını gözlediğimiz basın hayatımıza da
yakışmamaktadır. Darbe dönemlerinin darbe dönemlerine ayak uyduran basın
uygulamalarının geride kalmış olması gerekir. Darbelere maruz kalan kişiler
hakkında yanlış yorumlar getirdiği için bu diziyi protesto ediyorum.
“Ben Onu Çok Sevdim” dizisi üzerine etik
ve basın yayın kriterleri açısından kurulunuzca eğilmenizi ve hakkında
karar almanızı umuyor, bekliyorum.
Saygılarımla, 29 Eylül 2013
Nilüfer Bayar Gürsoy
*
<Radyo ve Televizyon Üst Kurulu'na 29 09 2013.docx>
Nilüfer Gürsoy <nilufergursoy@gmail.com>
"Ben onu Çok Sevdim" dizisine itirazım hakkındaki
yazımı yorumlamanızı beklerim.
Selâm ve sevgilerimle… Nilüfer GÜRSOY
**
YORUM, ELEŞTİRİ VE KATKILAR:
Muhterem Nilüfer Hanımefendi,
Fevkalâde isabetli bir itiraz yazısı yazmış ve bu kasıtlı
rezalete çok yerinde itirazda bulunmuşsunuz, efendim. Ben seyredemiyorum. Ama
anlatılanlardan çok rahatsız ve huzursuz oldum.
Bitip tükenmeyen bir kinle sürekli sinsice karalamalar yapılıyor…
Demokrat Parti, dönemi ve değerli büyüklerimizle ilgili olarak!...
Türkiye'de pek çok kişi maalesef 1950-60 dönemi hakkında bilgiden
yoksun veya çok yanlış, yanlı ve yalan bilgilere sahip. Okuma adetleri de olmadığından,
bu gibi saçma, yapay ve sanal TV dizilerinden gerçek bilgi edindiklerini sanıyorlar…
Buna itirazın kanuni bir yolu olup olmadığını bilmiyorum,
ama varsa mutlaka kullanılması gerektiği kanaatindeyim.
Sonsuz saygılarımı sunarım, Efendim.
Baysan Aygun BAYAR
Sent from my iPhone
Sent from my iPhone
On 29 Eyl 2013, at 20:58,
***
3. CUMHURBAŞKANIMIZ MUHTEREM ŞAHSİYET CELAL BAYAR 'IN KIZI
VE DEMOKRAT PARTİ 8, 9, 10, 11. DÖNEMLER KÜTAHYA MİLLETVEKİLİ DR. NİLÜFER
GÜRSOY HANIMEFENDİNİN; BİR TV KANALINDA GÖSTERİMDE OLAN “BEN O’NU ÇOK SEVDİM”
ADLI DİZİ HAKKINDA; RADYO TELEVİZYON ÜST KURULU RTÜK’E GÖNDERDİĞİ YAZISININ BİR
ÖRNEĞİ TAKDİM EDİLMEKTEDİR.. İLGİ MEKTUBU BİZLERE ULAŞTIRAN SAYIN MUSTAFA
NEVRUZ SINACI BEYEFENDİYE TEŞEKKÜR EDERİZ.
SAYGILARIMLA
SAMET OCAKOĞLU
From: naci.akin@tobb.org.tr
To: demokratlar.kulubu@gmail.com; gercek.demokrat@hotmail.com
Subject: RE: TEFRİKAYA REDDİYE; İTİRAZ VE TEKZİPTİR!.....
Date: Tue, 1 Oct 2013 12:53:02 +0000
To: demokratlar.kulubu@gmail.com; gercek.demokrat@hotmail.com
Subject: RE: TEFRİKAYA REDDİYE; İTİRAZ VE TEKZİPTİR!.....
Date: Tue, 1 Oct 2013 12:53:02 +0000
Sayın Nilüfer Gürsoy Hanımefendi’nin RTÜK Başkanına hitaben
yazmış olduğu itiraz yazısını canı gönülden destekliyorum. Bu konuyla ilgili
olarak Manisa Olay Gazetesinde yayınlanan makalem ile 17 Eylül 2013 günü
yapılan anma toplantısında yaptığım konuşmaya ilişkin haberi tekraren
bilgilerinize sunuyorum. Bu konuda Demokratlar Kulübünün, Demokrat Parti
Gençlik Kollarının, Manisa Menderes’in Işığı Derneğinin, Bursa İdealist
Demokratlar Derneğinin, Demokratlar Platformunun ve bu amaca yönelik olarak
kurulmuş dernek ve vakıfların müştereken ya da ayrı ayrı imza kampanyaları başlatmasının
da yerinde olacağını düşünüyorum.
Saygılarımla
NACİ AKIN
*
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder