1 Ekim 2013 Salı

Menfur bir kampanya'ya tekzip, "yalan rüzgârı'na" reddiye!..

Sayın: 
Prof. Dr. Davut Dursun                     Radyo Televizyon Üst Kurulu (RTÜK) Başkanı 
ANKARA   
Atv kanalında “Ben Onu Çok Sevdim” adında bir dizi gösterilmektedir. Bir kişinin kendisinden veya ailesinin izni alınmadan özel hayatının teşhir malzemesi yapılmasının, tartışılması gereken etik bir konu olduğunu düşünmekteyim. Basın yayın kurulları bunun yapılmasına ne ölçüde izin vermektedir? Veya hangi raddede engel olması gerekir? Yakın tarimizde saygın yerini almış bir babanın kızı olarak böylesine bir dizide babamın yer almasının ve imajının karartılmasının üzüntüsü içindeyim.
Dizinin başında yer alan, dizinin yöntemini belirleyen satırlarda:
“İzlediğiniz eser biyografi değildir. Tarihi şahsiyetlere saygı niteliği taşımaktadır. Gerçekliğin ötesinde geçen karakterler ve olaylarla örülü olan hikâyesi Adnan Menderes ve arkadaşlarının yürüdükleri yolda neler hissetmiş olabileceklerine ayna tutmaktadır.” denilmektedir.
Diziyi yapanlar demek ki, kendilerinde dizide yer alan şahsiyetlerin üzerinde istedikleri gibi oynamayı, yalan yanlış taraf tutan yorumu yapma hakkını kendilerinde görmektedirler. Bu bir biyografi değildir demek kendilerine yetse de ele aldıkları kişiler belli bir hayatı sürdürmüş gerçek kişilerdir. Yakın tarihimizin şahsiyetleridir. Dizide çizdikleri portreler de onların adını taşıdığı için  onlara uygun ve  gerçek olmalıdır. Aksi halde art niyetle onların adı bir maksat için kullanılıyor demektir. Dizinin daha ilk iki üç bölümünde tarihi şahsiyetlere gereken saygının gösterilmediği görülüyor. Yapımcıların ele aldıkları şahsiyetlere kendi keyiflerince gösterip, panayır kuklası gibi teşhir etmek hakkına sahip midirler?
Çarpıttıkları sadece kişiler de değildir. 
Diziden örnekler vermek, kanıtlayıcı ayrıntıya girmek yazımın dışına taşmak olur.
Nilüfer BAYAR GÜRSOY
Bir tekini vereyim: 
Ethem Menderes’in cinayet filmlerini andıran, ıssız bir tarlada eliyle koymuşçasına bulduğu bir cesedin cebinden bir mektup çıkarması gibi hayali kurgularla hem karakterleri hem olayları gerçekliğin ötesine sürüklemekteler. Bunu yaptıklarını, yapacaklarını “gerçekliğin ötesinde” demek suretiyle de çekinmeden açıklamakta ve hak saymaktalar.  
Ülkeleri için hayatlarını adamış olan kişilerin, özellikle babam Celal Bayar’dan bahsediyorum,  toplum önünde yanlış tanıtılmasına kimsenin hakkı olamaz. Yakın tarih olaylarının çarpıtılması da kimsenin yararına değildir. Bu dizi çeşitli safhalarını gözlediğimiz basın hayatımıza da yakışmamaktadır. Darbe dönemlerinin darbe dönemlerine ayak uyduran basın uygulamalarının geride kalmış olması gerekir. Darbelere maruz kalan kişiler hakkında yanlış yorumlar getirdiği için bu diziyi protesto ediyorum.
“Ben Onu Çok Sevdim” dizisi üzerine  etik ve basın yayın kriterleri açısından kurulunuzca eğilmenizi  ve hakkında karar almanızı umuyor, bekliyorum.
Saygılarımla, 29 Eylül 2013
Nilüfer Bayar Gürsoy          
*
<Radyo ve Televizyon Üst Kurulu'na 29 09 2013.docx>
Nilüfer Gürsoy <nilufergursoy@gmail.com>
"Ben onu Çok Sevdim" dizisine itirazım hakkındaki yazımı yorumlamanızı beklerim.
Selâm ve sevgilerimle… Nilüfer GÜRSOY
**
YORUM, ELEŞTİRİ VE KATKILAR:
Muhterem Nilüfer Hanımefendi,
Fevkalâde isabetli bir itiraz yazısı yazmış ve bu kasıtlı rezalete çok yerinde itirazda bulunmuşsunuz, efendim. Ben seyredemiyorum. Ama anlatılanlardan çok rahatsız ve huzursuz oldum. 
Bitip tükenmeyen bir kinle sürekli sinsice karalamalar yapılıyor… Demokrat Parti, dönemi ve değerli büyüklerimizle ilgili olarak!... 
Türkiye'de pek çok kişi maalesef 1950-60 dönemi hakkında bilgiden yoksun veya çok yanlış, yanlı ve yalan bilgilere sahip. Okuma adetleri de olmadığından, bu gibi saçma, yapay ve sanal TV dizilerinden gerçek bilgi edindiklerini sanıyorlar… 
Buna itirazın kanuni bir yolu olup olmadığını bilmiyorum, ama varsa mutlaka kullanılması gerektiği kanaatindeyim. 
Sonsuz saygılarımı sunarım, Efendim. 
Baysan Aygun BAYAR
Sent from my iPhone

On 29 Eyl 2013, at 20:58,
*** 
3. CUMHURBAŞKANIMIZ MUHTEREM ŞAHSİYET CELAL BAYAR 'IN KIZI VE DEMOKRAT PARTİ 8, 9, 10, 11. DÖNEMLER KÜTAHYA MİLLETVEKİLİ DR. NİLÜFER GÜRSOY HANIMEFENDİNİN; BİR TV KANALINDA GÖSTERİMDE OLAN “BEN O’NU ÇOK SEVDİM” ADLI DİZİ HAKKINDA; RADYO TELEVİZYON ÜST KURULU RTÜK’E GÖNDERDİĞİ YAZISININ BİR ÖRNEĞİ TAKDİM EDİLMEKTEDİR.. İLGİ MEKTUBU BİZLERE ULAŞTIRAN SAYIN MUSTAFA NEVRUZ SINACI BEYEFENDİYE TEŞEKKÜR EDERİZ.
SAYGILARIMLA
SAMET OCAKOĞLU
From: naci.akin@tobb.org.tr
To: demokratlar.kulubu@gmail.com; gercek.demokrat@hotmail.com
Subject: RE: TEFRİKAYA REDDİYE; İTİRAZ VE TEKZİPTİR!.....
Date: Tue, 1 Oct 2013 12:53:02 +0000
Sayın Nilüfer Gürsoy Hanımefendi’nin RTÜK Başkanına hitaben yazmış olduğu itiraz yazısını canı gönülden destekliyorum. Bu konuyla ilgili olarak Manisa Olay Gazetesinde yayınlanan makalem ile 17 Eylül 2013 günü yapılan anma toplantısında yaptığım konuşmaya ilişkin haberi tekraren bilgilerinize sunuyorum. Bu konuda Demokratlar Kulübünün, Demokrat Parti Gençlik Kollarının, Manisa Menderes’in Işığı Derneğinin, Bursa İdealist Demokratlar Derneğinin, Demokratlar Platformunun ve bu amaca yönelik olarak kurulmuş dernek ve vakıfların müştereken ya da ayrı ayrı imza kampanyaları başlatmasının da yerinde olacağını düşünüyorum.
Saygılarımla
NACİ AKIN
*

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder